Y Ü K L E N İ Y O R

Narsizm ve Kökeni

Narsizm ve Kökeni

Narsizm kelimesinin kökeni Yunan mitolojisindeki kahraman Narkissos'tan gelir. Narsizmin kısaca tanımı ise kişinin kendi zihinsel veya fiziksel benliğine karşı duyduğu ölçüsüz hayranlıktır. Narsist bireylerin kendi benliklerine olan bağlılığı aşırı derecede artarsa bu durum narsizmden çıkıp narsist kişilik bozukluğuna kadar ilerleyebilir. Bireyin dış dünya ile etkileşim içerisine girerken dış dünya ile barışık olmaması ve dış dünyayı ayrı bir gerçeklik olarak kabul edemediği durumlarda, kişiler kendi benliklerini bu dış dünyadaki nesnelere yansıtırlarsa, bu durum narsizmin temellerini atabilir.

Narsizm aslında bebeklikten itibaren hepimizde olan bir durumdur, çünkü bebekler gelişme dönemlerinde dış dünyaya dair bir algı veya bilgi oluşmadan önce kendi benliklerini fark etmeye başlarlar. Bu erken bebeklik döneminde, bebek için dış dünyadan gelen uyaranlar sadece kendi benliği ile ilişkilidir. Hatta bebek için neredeyse dış dünya diye bir kavram yoktur; her şey onun acıkması, susaması ve ihtiyaçları ile ilgilidir. Dış dünyanın herhangi bir şekilde önemi yoktur. Bebeğin bu dönemi "birincil narsizm" olarak adlandırılır.

Bebek büyüdükçe, enerjisini ve algılarını nesnelere yönlendirmeye başlar ve sadece kendisinin olmadığını, kendisi dışında da nesnel bir gerçekliğin olduğunu kavrar. Ancak bu duruma rağmen bebek, görece olarak bir ölçüde olsa narsist kalır. Bu durum ise "ikincil narsizm" olarak tanımlanmıştır. Narsizmin temeli bu noktalara dayanır, fakat bu döngüye kendisini çok fazla kaptırmış yetişkinlerde narsizm giderek daha tehlikeli bir boyuta ulaşıp narsistik kişilik bozukluğuna evrilebilir.

Bu durumda, narsist kişilik bozukluğu olan bireyler, bu durumu hayatlarının her alanına yansıtırlar. İşlerinden ilişkilerine kadar birçok konuyu etkileyebilirler. Çünkü narsist bir birey, etrafındaki insanların sadece kendisine hizmet etmesinden ve kendi yararına hareket etmesinden hoşlanır. Karşısındaki kişinin kendisine yararı olmadığını anladığında, o kişinin fikirlerinin onun için bir önemi kalmaz; hatta fikir çatışmasına girdiğinde saldırganlaşıp ağır psikotik tablolara girebilirler. Bununla birlikte, sürekli olarak övülmek, göz önünde olmak ve her zaman sevilmek ve saygı görmek isterler, fakat başka insanlara saygı ve sevgi duyması gerçeğini kabul etmezler. Kendilerini başkalarının yerine koyamazlar ve başkalarını anlayamazlar. Toplum içinde narsist kişilik bozukluğu olan bireylere dikkat etmeli ve kendi çıkarlarımızı onlara zarar vermeden korumamız gerektiğini unutmamalıyız.


#kayseripsikolog

kayseri psikolog


05445112330